Farklı bir seçim sloganı: “Kadınlara güvenin” - Nilden Bayazıt
Harris, Başkan Yardımcısı olarak dört sene önce yaptığı siyasi kariyerinin en önemli konuşmasına sadık kalarak kampanyasını benzer bir yapı üzerinde oturttu: Trust Women; yani Kadınlara Güvenin. Kendi sosyal medya hesaplarında resimleri, konuşmaları sürekli dönerken, kampanya açılışı neredeyse çok sade yazılmış bir gönderiyle başladı : Trust Women- Kadınlara Güvenin.
ABD Başkanlık seçimlerinde, sonuç açıklandığında her Başkan ve Başkan yardımcısı bir “victory speech” denilen bir zafer konuşması yapar. Önemli ve üzerinde çok yazılan konuşmalardır. Seçilen Başkan ve Başkan yardımcısının en iyi siyasi konuşması olması beklenir. O zamanlar yazmıştım, Harris Başkan Yardımcısı olarak yaptığı ilk “zafer konuşmasında” kadın olma vurgusu çokça kullanmış ve siyasette kadının başarısı üzerine kurgulmıştı. İlginç olan ABD tarihinde ilk kez bir “zafer konuşması” kadın hakları konusunda bu denli kapsayıcı olmuştu.
Hatırlayalım; konuşmanın büyük bölümünü kadın ve kadın hakları oluşturmuş, kadınların omuzunda durduğunun bilincinde olduğunu söylediğinde büyük alkış almıştı.
“...Bu yüzden ben annemi ve tüm bu zamanlar boyunca yaşayan kadınları düşünüyorum. Bu ulusun tarihi boyunca bu gece, bu anı bekleyen siyahi kadınları, Asyalı, beyaz, Latin ve Amerikan yerlisi kadınları.
Çoğu kez görmezden gelinen, ancak sürekli demokrasimizin belkemiği olduklarını kanıtlayan siyah kadınlar dahil eşitlik, özgürlük, adalet için çok uzun süre savaşan ve bedel ödeyen kadınlar…
Yüz yılı aşkın bir süre boyunca oy verme hakkımızı korumak ve güvence altına almak için çalışan kadınlar: 100 sene önce anayasanın 19. Maddesi, 55 sene önce seçme hakkı ve şimdi oy verme ve işitilme haklarını kullanmak için oyunu kullanan kadınlar…”
Bu akşam onların bu savaşını, vizyonlarının gücünü ve kararlılıklarını, yaşadıklarının sonucu olarak yüklerinden hafiflemelerini yansıtarak omuzlarında duruyorum.”
Gelmek istediğim nokta açık; Harris, Başkan Yardımcısı olarak dört sene önce yaptığı siyasi kariyerinin en önemli konuşmasına sadık kalarak kampanyasını benzer bir yapı üzerinde oturttu: Trust Women; yani Kadınlara Güvenin. Kendi sosyal medya hesaplarında resimleri, konuşmaları sürekli dönerken, kampanya açılışı neredeyse çok sade yazılmış bir gönderiyle başladı: Trust Women- Kadınlara Güvenin.
Elbette kadınlara güvenmek, sadece bir kadın başkan adayı olarak Kamala Harris’e güvenmek anlamına gelmiyordu. Başkan yardımcılığının en başından beri kadınların “doğurma” özgürlüklerini, yani kürtaj hakkını savunan pek çok çalışması oldu, neredeyse Biden yönetiminin ve Demokratların baş kürtaj hakkı savunucusu oldu diyebiliriz.
BAŞ KÜRTAJ HAKKI SAVUNUCUSU
Elbette kadınlara güvenmek, sadece bir kadın başkan adayı olarak Kamala Harris’e güvenmek anlamına gelmiyordu. Başkan yardımcılığının en başından beri kadınların “doğurma” özgürlüklerini, yani kürtaj hakkını savunan pek çok çalışması oldu, neredeyse Biden yönetiminin ve Demokratların baş kürtaj hakkı savunucusu oldu diyebiliriz. Bu açıdan bir ilki de gerçekleştirip, ABD tarihinde henüz daha Başkan adayı değilken bir kürtaj kliniğini ziyaret eden ve kürtaj hakkı konusunda baskı kuran Cumhuriyetçileri bu konuda çok sert eleştiren ilk Başkan Yardımcısı oldu.
ABD ‘de kadın seçmenler üzerinde yapılan yeni bir araştırmada (The KFF Survey of Women Voters) Demoakrat kadın seçmenin önemli bir çoğunluğunun 2024 kasım başkanlık seçimini “kadınların kürtaj olma hakkına erişim seçimi” olarak nitelendirdiğini gösteriyor. Örnekleri çoğaltmak mümkün.
Mesela;
Demokrat veya Demokratlara oy verme eğilimindeki kadın seçmenin 85% si güvenli ve resmi kürtaj hakkını kullanabilmenin her dönemden çok daha zor olduğuna inanıyor.
Demokrat veya Demokratlara oy verme eğilimindeki kadın seçmenlerin 71% sib u sene yapılacak başkanlık seçimlerinin kürtaja erişim hakkı üzerinde çok etkili olacağını düşünüyor.
Geçmişteki Demokrat (ve tabii Cumhuriyetçi) Başkan adaylarına baktığımızda kampanyalarında ciddi bir patriyarkal duruş gözlemleniyor. Hemen hepsi toplumu “kötülüklerden koruyabilecek” iyi, koruyucu aile babası figürleri. Kamala Harris, bu ezberi bir şekilde bozarak kendisini çok farklı bir açıdan bu “koruyucu” kimliğe sokuyor: “kötü bir canavara karşı mücadele ederek kılıç sallayan” bir kadın kahraman.
BİR CANAVARA KARŞI KILIÇ SALLAYAN KADIN KAHRAMAN
Başkan adayı Harris, Demokarat kadın seçmenin 85% ve 65 yaş üstü Demokrat veya Demokrat eğilimili kadın seçmenin 93% gibi bir oranının kürtaj konusunda tam güvenini almış durumda. 18-29 yaş grubunun ise güvenme oranı 69%. Bu yaş oranındaki düşüşün nedeninin genelde Demokratlara duyulan güvensizlikten kaynaklandığı söyleniyor.
Geçmişteki Demokrat (ve tabii Cumhuriyetçi) Başkan adaylarına baktığımızda kampanyalarında ciddi bir patriyarkal duruş gözlemleniyor. Hemen hepsi toplumu “kötülüklerden koruyabilecek” iyi, koruyucu aile babası figürleri. Kamala Harris, bu ezberi bir şekilde bozarak kendisini çok farklı bir açıdan bu “koruyucu” kimliğe sokuyor: “kötü bir canavara karşı mücadele ederek kılıç sallayan” bir kadın kahraman. Bunu yaparken ise sık sık çocuklarını tek başına, türlü zorluklarla yetiştiren ve güçlü birkadın figür olduğunu her fırsatta dile getiren annesi Shyamala’nın cesur, adil ve sert duruşunu alıntılıyor.
“Açık konuşmak gerekirse, tüm savcılık kariyerim boyunca sadece tek bir müşterim oldu: insan. Kimse tek başına mücadele etmek zorunda olmamalı. Hepimiz bu konuda hemfikir olmalıyız.”
Harris’in kampanyasının belki de en ilginç ve görülmeyen yanlarından biri, kampanyanın en başından beri pek çok kadın örgütünün aktif rol alması. Geçtiğimiz ay, Emily’s List, Ignite International, RepresentUs gibi ABD’nin hemen her eyaletinde etkin kadın örgütleri bir araya gelerek Women For Kamala Harris” (Kamala Harris için Kadınlar) koalisyonu oluşturdular. Koalisyon Harris’in kürtaj yasası ve bireysel silahlanmaya karşı politikalarının anlatılmasından, “Bir Şeyler Yap” (Do Something) adı altında siyasi liderlerle buluşmalar organize ediyor.
Tüm bunlar ilk yazımda da belirttiğim gibi Harris’ın, Obama ‘dan sonra oluşan ilk umut ışığı olması. Koruyucu kahraman zırhını erkek adaylar kadar iyi kullanıp kullanamayacağını ise önümüzdeki günlerde daha net göreceğiz.
Kaynak: Yeni Arayış