Ben Seçerim Politika Notu

Ben Seçerim Politika Notu

19 Haziran 2023
Araştırma

Türkiye Cumhuriyeti “İkinci Yüzyılı”na girerken zorlu bir seçim sürecini de geride bıraktı. Seçim sonuçlarından hareketle iktidar blokunun kendi seçmenini negatif kampanya, “milli güvenlik”, “beka” ve “istikrar” nosyonlarıyla başarılı bir şekilde mobilize ettiği görüldü. Böylece 2017 referandumuyla getirilen başkanlık sistemi de güçlendirilmiş oldu. Buna karşın Millet İttifakı’nın bileşenleri ne parlamenter sistemi halka yeterince iyi anlatabildi ne de karşı mahalledeki seçmenin güvenini kazanacak bir vizyon ortaya koyabildi. İktidar karşıtlığında ortaklaşmış olsalar da ortak politika geliştirme konusunda başarılı olamadı. Hatta “seçilebilecek aday” tartışmaları gösteriyor ki ana muhalefet partisinin cumhurbaşkanı adayı kendi kitlesini dahi tam anlamıyla adaylığına ikna edemedi. Neticede seçim kampanyasını iyi yürütemeyen, özellikle ikinci tura doğru “mülteci karşıtlığı” ve “terör” meselesi üzerinden seçmeni konsolide etmeye çalışan muhalefetin, iktidarın tüm kamu kaynaklarıyla harekete geçtiği ve dezenformasyonla, dış politika araçları ve savunma sanayi ile güçlendirdiği negatif/reaksiyoner kampanya stratejisine karşı ciddi bir strateji geliştirememesi başarısızlığı beraberinde getirdi. Bu başarısızlık birçok siyasetçi, akademisyen ve gazeteci tarafından eleştirildi ve eleştirilmeye de devam ediyor. Altılı Masa İttifakı’nın siyasi sorumluluk alması ve ciddi bir “değişim” geçirmesi gerektiği vurgusu yapılıyor. Biz de bu süreçte kadınların karar alma mekanizmalarında daha fazla yer almalarını sağlamak ve kadın temsil oranını arttırmak için siyasi partilere baskı yapan Ben Seçerim Derneği olarak, seçimlerin her yönüyle tartışılması, sürecin etraflıca değerlendirilerek muhalefetin yaptığı yanlışların ortaya konulması ve geleceğe dönük bir projeksiyon çizilmesi için çok değerli akademisyenlerin katkılarıyla bu politika notunu hazırlamaya karar verdik. Notta, yükselen milliyetçilikten, seçim adaletine, muhalefetin seçim sürecinde yaptığı yanlış stratejilerden hiper-başkanlık nosyonuna ve kadınların siyasette aşması gereken yapısal/kurumsal engellere kadar birçok farklı konuyu ele almaya çalıştık. Dileriz bundan sonra siyasetçiler, siyasetin akademiden ve sivil toplumdan azade olmadığını fark eder ve parti politikalarını belirlerken bu akademik analizleri göz önünde bulundurmaya gayret gösterir.

Çerezler kullanıyoruz, detaylar: .